31 Mart 2013 Pazar

Henüz Bir İsmi Yok...




HENÜZ BİR İSMİ YOK ÇÜNKÜ MÜKEMMEL OLMASIN* / Zeynep Arkan

Güzel şeyleri beklemek için koşmak gerekli
Oturdum bekledim, yürüdüm bekledim, koştum bekledim.
Güzel olsundu, güzel gelsindi, bekledim
Dedim şimdi bu masum ve iyi. Bu kalsın bana, azı çoğu olmaz bunun
İyisi ve kötüsü için günlerin
İyisi ve kötüsü için gecelerin
Bu bana kalsın dedim, gerisine inanmıyorum artık.
Bir musibete uğrayınca “bundan sonra” dersin
Bunu saymam, bundan sonra inanmam bir daha.

Esirgeyen ve bağışlayan
Tamamlayan ve kaynaştıran adıyla,
Sadece yalnız kalınca hatırlanan adını
Birlikte anmak için unut, kalbinde kalanları.

Soğuk ve karanlığın sahibi, aydınlığa kavuşturur kalbimi
Sabaha kavuşturur, felaha kavuşturur, kimi benden alırsa
Dilimde insan eksilten dua
Giden hep eksik bırakır, bir şiirde tamamlanır arzusu
Adı yarım kalan annenin duasında
Hep yarım kalan adımızla, adımını yarıştıran kullara
Söz vermişti dünya, kaldırıma çarpmazsam
Kendimi tek parça karşıya ulaştırsam
Verecekti yüzde yüz, tamamlanmış, beklenmiş
Lavaboda yüzüne soğuk sular çarpılmış
Uykusu uyunmamış, yemeği yenilmemiş
Sesi hiç duyulmamış bir kalbin gürültüsü.

İnanırsan masumca gelir
İnanırsan hesabı hep ertelenir
İnanırsan en güzeli hesabını bilmeyendir
İnanırsan belki tamamlanır
Eylül’ün akşamı ve odanın ortasında bir yarım anne.

Bir gün baş başa kaldık, oyuncaksız odada
Dedi ki: baş başa kaldık, bak dünya ne kadar oyuncaksız.
Odanın kapısı açık, yüzde yirmi beş şansını da kullandın.
Senindir cömert dünya, oyuncaksız olsa da.
Hangi kapıdan çıksam ikincisi açılır.

*Hece/ Şubat - 2013



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder